Tedavi sayesinde normal ve sağlıklı yaşayabiliyoruz. Ciddi sıkıntı yaşayan olmuyor.
Diyoruz da, gene de tanı almak kolay bir şey değil. Özellikle depresyona yatkın bünye varsa çok etkilenebiliyor. Benim çok şükür her şeyim yolundaydı, ancak tanı aldıktan sonra 1 sene içinde çokmkötü bir panik atak başladı. Sürekli ölümü düşünmek, çarpıntı, göğüs sıkışması, ağrı, kalp krizi geçiriyorumm diye her gece acillerdeydim. Tetkikler tahliller normal. 5 kere kardiyolojiye gittim ekg, eko, efor testi, holter taktırma, kan tahlilleri, her şey normal tüm doktorlar psikolojik diyordu. Ben hayır psikolojik olamaz güçlüyüm ben kendi kendime yenerim diyordum.
Öyle olmuyormuş işte. Zaman geçtikce kötüledim giderek. En son dayanamaya**k teslim oldum psikiyatriye gittim ilaç başladım. Aman Allah'ım! Bir kaç hafta içinde nasıl bir rahatlama! Yani bu kadar fark edebilir! Tedavi kesinlikle çok iyi geldi ve o şikayetlerim çok büyük oranda kayboldu. Rahatladım. Kendi kendime daha önce neden dra başvurmadım boşuna aylarca acı çektim hayatı kendime zehir ettim dedim.
Depresyon ve anksiyete bozuklukları hiv pozitiflerde çok sık görülüyor. Korkularımız, gelecek kaygısı, yaşananlar vs herkesi farklı etkiliyor bazı insanlar depresyona daha yatkın oluyor. Ancak bu durum da aynı şeker, kalp, tansiyon gibi bir hastalık. Tansiyon hastası olan birine 'geçer yaa, kendi kendine düzelir, kafaya takmaaaa' denir mi? Ne kadar büyük zararı olur düşünün. Ama depresyonda veya panik bozukluğu olan birine çok sık deniyor bu, hatta kişi kendi kendine diyor. Ve zaman geçtikçe her şey daha kötüye gidiyor. HAYIR! Depresyon, panik bozukluk, anksiyete, obsesyon yani takıntı bunların hepsi çok iyi bilinen ve tedavisi olan hastalıklardır. Tedavi alarak bunlardan kurtulunabilir. Rahat, mutlu, gelecekten umutlu NORMAL bir yaşam sürülebilir.